KÂL ve HÂL

Söylem ve Eylem.

Hangisi belirleyici?!. Eylem = hâl, ama bu kadar kalabalık ve karmaşık bir dünyada eylemin/hâlin görülmesi (= model/örnek olarak alınması) mümkün değil.

Eylemi = hâli düzgün olanların yakınında olanlara ne mutlu!; diğerleri kâl = söylem ile idare etmek zorundalar!.

Şu da kesin : Eylemi = hâli düzgün olanların kâlleri = söylemleri de eylemlerini = hâllerini yansıtır; onlarda aslâ ikiyüzlülük olmaz. Bunlar kendilerini, düşünür, filozof, bilgin olarak isimlendirenler değil, Rasüller ve Onların izinden yürüyenlerdir. Onlar, ne güzel arkadaştır!.

“Kim, Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse, Allah onları Nebîler, Sıddîklar, Şehîdler/Şâhitler ve Sâlihlerle beraber eyler; Onlara refîq kılar. Onlar ne güzel arkadaştırlar.” (4/69)

Onların hâlleri ile kâlleri (= eylemleri ile söylemleri) birdir. (içleri-dışları tertemizdir); Onlar, iyi insanlar için “üsve-i hasene” = en güzel örnek/modeldirler.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

HADİS & SÜNNET

RECM