NİÇİN/NEDEN İNANIYORUZ?!.
Niçin İnanıyoruz?!. • Anamız-babamız b/öyle inandığı için. • İnanç bize bir istikâmet verdiği için. Birinci tür inanç, emeksiz mirastır. İkinci tür inanç, ihtiyaçtır. Miras da bir ihtiyaç, diyenler olabilir ama emeksiz mirasın değeri olmaz = bilinmez. Ben, ikinci tür inanç hakkında iki satır yazacağım. Kanaat de bir inançtır; inanç da bir kanaattir ve bir sürü kanaat ve inanç olur, vardır. Kanaat : zan, fikir, kanı, doxa. Benim inançtan kastım, onun sistemli bir dünya (= hayat) görüşü hâline dönüşmesi ve insan yaşamını şekillendirmesidir. Sistemli dünya görüşü, dünyada bulunuşun ve varoluşun anlamına dairdir. Böyle bir dünya görüşü, dünya, hatta tüm varlık, kuşatılmadan anlaşılamaz, bilinemez. Bunu sadece âlemi istivâ eden (= kuşatan) bilebilir ve bize bildirebilir. Buna ilmin gücü yetmez. Bunu din (= Vahiy) söyler. İnanma, Vahyin (= Allah’ın) söylediğine güvenmedir. Bilme, yalpalar; böyle bir inanmada ise istikrar vardır; bu istikrar da inanana istikrar verir. Bundan başka bir çar