EVRİM

Biyolojik evrimi bildiğimi söyleyemem ama dilin evrimi konusuna epey zaman harcadığımı söyleyebilirim; burada da, bu konuya değineceğim.

Evrim, hep düz ileri gitmez, (= hep tekâmül etmez); geriye de gider. Evrim bize, şeklen tekâmül gibi görünse de o, ahlâken geri de gidebilir = tereddî de edebilir. Yâni, görünüş olarak en kâmil canlı insan gibi görünse de insan, hayvandan daha geri (= daha vahşi ve daha yırtıcı da) olabilir.

Dil de, dilin kelimeleri de böyledir. 

Dilde, “Doğru Yol = Sırât-ı Müsteqîm” kavramını ele alalım.

Doğru Yol = Sırât-ı Müsteqîm kavramı, “başlangıçta” dînî idi ve Allah’ın gösterdiği (= Allah’a doğru giden) yol, anlamında kullanılıyordu; zamanla bu kavram “evrimleşti” ve siyasallaştı. Benim yaşımda olanlar ve daha yaşlılar Doğru Yol Partisi’ni hatırlarlar. Bu partinin eski adı da Adâlet Partisi idi (= AP). Adâlet de dînî bir kavramdı. Şimdi de yine bir partinin adında Adâlet kelimesi var.

Sizce, Doğru Yol Partisi’ndeki “yol” ile Sırât-ı Müsteqîm’deki “sırât/yol”, bizi aynı yere ve yöne mi götürüyor?!. Doğru Yol Partisi, senelerce iktidar oldu, nereye geldiğimizi gördük, biliyoruz. Adâlet Partisi de 1980 öncesinde biçok kez iktidar oldu; adâlet geldi mi?!.

Zaman zaman kelimelerin içi (= anlamı, kapsamı) boşalıyor, boşaltılıyor ama biz, onların içinin = kapsamının boş olduğunu anlayamıyoruz ama yine de onların cazibesine kapılmaya devam ediyoruz.

Kitâb, buna “yuharrifûnel kelime an mevâdııhî = kelimelerin içini boşaltmak veya onların (konuldukları) yerleri(ni) değiştirmek” (2/75. 4/46. 5/13, 41.) der.

Kelimelerin evrimi, zihnin (= insanın) evrimi ile doğru orantılıdır. Dilde tekâmül, insanın tekâmülüne; dilin gerilemesi de insanın gerilemesine bağlıdır; bu da yaşayan insanların ilgi alanları ile bağlantılıdır. Kelimelerdeki “zenginlik”, insanlardaki “bilgi zenginliğidir.” Araplarda (= Arapça’da) deve kelimesine karşılık gelen bir çook kelime vardır. Bugün bizim dilimizde de en çok kullanılan kelimeler, ekonomi alanındaki kelimelerdir. Para, mevduat, faiz, kredi, enflasyon, büyüme, kalkınma, repo, kur, döviz, vs...

Bugün, dinin sırât’ı ile  (= istikâmeti doğru olan yolu ile = sırât-ı müsteqîm ile) kim ne kadar ilgileniyor; ilgilendiği alanlarla bu sırât’ı ne kadar ilişkilendiriyor.?!.

Yaşadığımız ekonomik-siyasal sistemin (= dinin) içinde, doğru yolda olma : çok para kazanma, ekonomik fırsatları doğru okuma, iyi bir girişimci olma anlamına gelir/geliyor. 

Bugünün siyasetçileri, doğru yolu ve adâleti (iyiyi, saadeti, devâyı, vb.) sadece kendi partilerinin temsil ettiğini düşünüyorlar.

Kelimeler de evrime tâbî. 

İnsanları yaşadıkları hayatın şekli ve şartları evirdiği gibi, kelimeleri de bu hayat eviriyor.

Ne düşünüyor, neyle meşgul oluyorsak, ona uygun olan (= onlara karşılık gelen) kelimeleri kullanıyoruz.

Çölde susuz yaşayan insanlar için cennet, akar sularla yeşillenen bahçelerdir.

Pekiî, bizim için bugün cennetin karşılığı nedir?!.

Prensip olarak bir sayfayı geçmeyen yazılar yazıyorum; uzun yazıların okunmadığına inanıyorum. Bir sayfayı geçtim ama konuya tam giremedim. Bir başka yazıda görüşmek üzere...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET