ÖLÜMÜ GÖRMEK!...

Çoğu kadın ve çocuk, 20.000’in üzerinde insanın şerefli/şerefle ölümü bile, bizi “uykumuzdan” uyandıramadı, yine sıradan/olağan hayatlarımıza döndük. Onların bu şerefli ölümleri bile, bizi bu yaşadığımız berbat hayattan kurtaramadı. Sanıyoruz ki bizim yaşadığımız bu hayat, şerefli bir hayat!. Yaşadığımız bu hayatın ne menem bi hayat olduğunu biz de ölümü görünce anlayacağız. Böyle bir hayat yaşamaya devam ettiğimiz sürece, vallahi de billahi de şerefli bir ölümle ölemeyeceğiz.

...

“Aslında bütün mesele (= bütün hayat), şerefli bir ölüm içindir.” Necmeddin ERBAKAN

“Nasıl yaşarsak, öyle ölürüz. Nasıl ölürsek, öyle dirilir/haşr oluruz.” Hadis-i Şerif. 

Şerefle ölmek, herkese nasip olmaz; şerefle ölmek, şerefli bir hayat yaşayanlara hastır; şerefiyle ölenleri, şerefsizler öldürürler; safını belli edemeyenler de olup-bitenleri seyrederler.

***

Aylardır binlerce masum ve mazlum kadın ve çocuk ölüyor, öldürülüyor.

Rab, “mazlumların yanında durun, onlara yardım edin!.” diye emrediyor.

Ve bunu milyarlarca göz görüyor ama sadece seyrediyor ve duâ ediyor.

Sanki bu hâlleri ile bu milyarlar, Rablerine duâ değil de Rableri ile nizâ ediyor!.

***

Kaybetme ve Bulma

Kendimiz dışında bi çoook şeye sahip oluruz ve onları kaybetmekten korkarız; kaybedersek de üzülürüz.

“Kendimizi bulursak”!, bu sefer de kendimizi kaybetmekten = ölmekten (= ölümden) korkarız.

Ölüm korkusunu yenmeden, kendimizi (= Rabbimizi) bulamayız.

“Kendini bilen (bulan), Rabbini bilir (bulur).”

Gazzeliler, ölümden korkmuyor; belki de onlar buldu!, o yüzden bu kadar kolay ve rahat ölüyorlar. Allah-u A’lem. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET