SARHOŞ/LUK

Sarhoşun Arapçası sekr; sarhoşluğun ise sekârât.

Sekr, aklın alkolle (uyuşturucu bişeyle/hapla) bağlanması (baştan gitmesi) ve iş göremez hâle gelmesi.

Arapçada sekr, aynı zamanda şeker demek. Demek ki sekr (sekarât = sarhoşluk) hâli şeker gibi hoş/tatlı bişey!. Sarhoş, Farsçada serhoş; ser, baş; hoş, hoş; serhoş : başı hoş.

Akıl, aklı kullanmak kişiye zor gelince = kişi zorluklar karşısındaki mücadelesinde zorlanınca aklını terk ederek = içerek bu zorluklardan kurtulacağını sanıyor.

...

Ben, bu notta Nisa, 43. âyetin, “ey iman edenler, sarhoşken ne dediğinizi bilinceye kadar namaza (salâta) yaklaşmayın!...” = “hattâ ya’lemü mâ tekûlûn = ne dediğinizi bilinceye kadar” kısmına dokunacağım.

Sarhoşken akıl gider, bağlanır, içki ile kişi kendi kendine anestezi alır. İçmek, iradîdir. İrade, bir işte çook sık kullanılırsa (= burada çook içilirse) o iş kişide bağımlılık yapar. Çook namaz kılmak da böyledir. Âyet, “ne dediğinizi bilinceye kadar.” namaza yaklaşmayın, diyor.

Soru şu : Sarhoş olmayanlar (= içmeyenler) namaz kılarken ne dediklerini biliyorlar mı?!. Bu soruyu şu şekilde de sorabilirim. Namazı, namazda ne dediğimizi (ve yaptığımızı) bilmeden kılarsak, sarhoş mu olmuş oluruz veya sarhoşlar gibi mi namaz kılmış oluruz?!.

Sarhoşluğu ve namazı (salâtı) bi de böyle düşünün, böyle bakın!.

Ben düşüncemi biraz olgunlaştırayım, bu konuyu şimdi değil de daha sonra yazayım.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET