OYALANMAK

Oyalanmak : Esas işi (= maksadı) unutarak, başka bir işe takılıp kalmak; vakti eğlence ile geçirmek. 

Tekâsür Sûresi, böyle bir hâli anlatır.

Esas işimiz nedir de  mal çokluğu ile kabre (ölene) kadar (kabirlerimizin, ölmüş kabilelerimizin çokluğu ile bile) oyalanıyor/övünüyoruz; mal için, mal (= para için, para) biriktiriyoruz?!. 

Esas işimizi (= görevimizi) ne zaman bilecek/öğreneceğiz?!. “kellâ sevfe tealemûn” (102/3) İşin (= meselenin) öyle (= bizim anladığımız gibi) olmadığını ne zaman bilecek/anlayacağız?!. “sümme kellâ sevfe tealemûn” (102/4) Şimdi bilemezsek, bir gün kesinlikle (=ilme-l yakîn olarak) bileceğiz. “kellâ lev tealemûne ılme-l yakîn” (102/5) Şimdi bilemezsek o zaman iş, işten geçmiş olacak. Cehennemi (ateşi) göreceğiz (boylayacağız). “leteravünne-l cahîm” (102/6) Onu/o cahîmi (= cehennemi) kesin bir şekilde göreceksiniz. “sümme leteravünnehâ ayne-l yakîn” (102/7) O zaman da (o topladığınız, sizi oyalayan) tüm nimetlerden sorguya çekileceksiniz. “sümme letüselünne yevmeizin an-in naîm” (102/7)

Ne dedi?!.

Mal kazanmayın, demedi; biriktirmeyin, dedi. Kazanın, ama biriktirmek için değil, vermek (= infâk etmek ve şükretmek) için. Mü’minlerin, Mü’minûn Sûresinde vasıfları sayılırken,  “vellezîne hüm lizzekâti fâilûn = onlar, (biriktirmek için değil) zekât (vermek) için çalışırlar.” denir. (23/4)

Zekât vermek, hem malı hem de duyguları temizler. Mal biriktirmek ise, bencilliği körükler, insana Allah’ı/Allah’a güveni unutturur; onu oyalar, ötedeki hesabı zor kılar ve ötede insana büyüüük yük olur.

Ayrıca bakınız : Hümeze. Orada mal biriktirmenin insan psikolojisi üzerinde ne gibi etkisi olduğu anlatılıyor.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET