FİRÂK
Firâk, ayrılış, ayrılma, ayrılık. Fark, bişeyi, bişeyden ayıran şey. Müteferrik, farklı. Fırka, hizip, bölük, grup, cemaat. Furkân, doğruyu yanlıştan ayıran = Kur'ân. Kitâb’ta FRK kökü, 72 yerde geçer. (72 fırka sözü, sanki boşuna söylenmemiş gibi!) Bu yazı, doğrudan firak kelimesine odaklanacak. Firâk, bir yerde (Kıyamet, 28) harf-i tarifle; bir yerde de (Kehf, 78) harf-i tarifsiz geçer. Kıyamet, 28’deki harf-i tarifli firâk, ölüm ânındaki ayrılışa; Kehf, 78’deki harf-i tarifsiz firâk da Mûsâ ile Hızır’ın (= kendisine ilim ve rahmet verilen kulun, 65. âyet) ayrılışına işaret eder.
Ayrılışlar zordur. Bu zorluk, sevdiklerimizden ayrılma, onları bir daha görememe zorluğudur. Burada, dünyadan ayrılışın (= ölümün) zorluğuna değinilecek. Kimi, malı çook sever; kimi makamı; kimi, eşini, evlâd-u iyâlini; kimi de “iyiliği, iyilik (hayr) yapmayı”...
En çook sevdiklerimiz buradalarsa, dünyadan ayrılış (= ölüm) çook zor olacak; bunu bilelim, buna inanalım. Çünkü, onlar için gecemizi gündüzümüze katmışız, ter akıtmışız, aç-susuz kalmışız, onlara öyle bir bağlanmışız ki, onlarsız bir hayat dahi düşünemiyoruz. Ama ölüm, zorunlu olarak bizi onlardan ayıracak; oysa biz ayrılmak istemeyeceğiz; elimiz-ayağımız birbirine dolanacak/dolaşacak, canımız köprücük kemiğine (boğaza) dayanacak, bir kurtarıcı aranacak!... (75/26-29)
Ama, ölenin sevdikleri burada değilse; o, öte için, ötedekiler için çalışmışsa; o da güle güle (sevinçle, = vucûhun yevmeizin nâdırah) ve Rabbini “göre göre”! (= ilâ rabbihâ nâzirah) çook rahat bir ayrılışla (75/22-23) (buradan) ayrılacak...
Kimin için (ne için) çalıştığımıza dikkat edelim ve ölümü unutmayalım; o ân (= ecel) gelince, ayrılık çoook zor olabilir.
Yorumlar
Yorum Gönder