SAMİMİYET TESTİ

Herkes, Müslüman = dindar olduğunu söyler ama çoğu dindar Müslüman, din = Müslümanlık uğruna eziyet çekmeye (= fedakârlık yapmaya) razı olmaz; olsa da “şikâyet”! eder.
Asıl dindarlık, Müslümanlık, din uğruna çekilen eziyetlerde (fedakârlıklarda) belli olur.
“Allah’a iman ettiğini söyleyen kimi insanlar var ki, Allah yolunda bir eziyet gördüğü zaman, insanların fitnesini (eziyetini neredeyse) Allah’ın azabı ile bir tutar. Eğer Rablerinden bir yardım gelecek olsa, kesinlikle hiç kuşku yok ki (müşriklere) biz sizinle beraberdik, derler. Allah, herkesin göğsünde olanı en iyi Bilen değil midir?!.”
وَمِنَ النَّاسِ مَن يَقُولُ آمَنَّا بِاللَّهِ فَإِذَا أُوذِيَ فِي اللَّهِ جَعَلَ فِتْنَةَ النَّاسِ كَعَذَابِ اللَّهِ وَلَئِن جَاء نَصْرٌ مِّن رَّبِّكَ لَيَقُولُنَّ إِنَّا كُنَّا مَعَكُمْ أَوَلَيْسَ اللَّهُ بِأَعْلَمَ بِمَا فِي صُدُورِ الْعَالَمِينَ
(29/Ankebut, 10.)
Vicdanımızı biyoklasak iyi ederiz.
Normal zamanların Müslüman’ı = dindarı mı, zor zamanların Müslüman’ı = dindarı mıyız?!.
İnsanların zor zamanlarında cebinden üç kuruş çıkaramayanlar da Müslüman = dindar olduğunu söylüyor; su soğuk diye abdest alamayanlar da, işim var diye namaz kılamayalar da...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET