KİŞİLİK

Kişilik, psikolojinin en temel konusu; çoğu zaman kendilik ve kimlikle karıştırılır.

Nedir kişilik ve nasıl oluşur?!.

Bu konu, sayfalarca yazıyı hak eder ama ben bir kaç paragraf karalayacağım.

Kişiyi kendi yapan ve ona karakter veren tüm özellikleridir kişilik.

Nasıl oluşur?

Anne karnında başlar kişilik oluşumu. Annenin beslenmesi, aile ortamı (huzur-huzursuzluk, yetimlik-öksüzlük), beslenme, çevre (coğrafya, iklim), eğitim, yaşanılan ve karşılaşılan her durum (ölümler, savaşlar vb.), kabuller, retler, gelir düzeyi, sevgiler, nefretler, inanç ve inançsızlık, ... kişiliğin oluşumunda etkilidir ama asıl kişiliği belirleyen kişinin tercihleridir. 

Böyle bakarsak, herkes ayrı ve özel bir kişiliktir, biriciktir ama herkes kendini (kendi kişiliğini) “beğenmez, beğenmeyebilir”!; hiç tahmin etmediği biri, o kişiyi değiştirebilir. Kimseyi (hiçbir kişiliği) değersiz görmemeliyiz; “kötü gördüğümüz”! bir kişiden bile öğreneceklerimiz olabilir.

Kimseden umut kesmemeliyiz; kimseyi de “küçük” görmemeliyiz; kendi kişiliğimize güveniyorsak güçlü olmalı, güçlü durmalıyız; “zayıfsak”! da kendimizi güçlendirmeliyiz!.

...

Bazı kişiler, kişiliklerini geliştirmek ve sağlamlaştırmak yerine başka kişilerin (günah) yükünü taşırlar. Başkalarından aldıklarımızı “yük” olarak görürsek, böyle olur; oysa kimse kimsenin yükünü taşımaz = “ve lâ tezirû vâziratün vizra uhrâ.” (39/7. 53/38.) Eğer “bu yük”! bizi güçlendirmiyorsa, ezer. Kendini bilenler de başkalarına yük yüklemezler; aksine onların yükünü almak = hafifletmek için çalışırlar.
Yük, günahtır; günah, kişiliğe yük olur; kişiliği geliştiren, iyiliktir. Güçlü kişilikler, günah işleyen kişilerin yüküne ortak olmazlar ve o yükü taşımazlar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET