HALAT

Çok ince ipleri ya da kenevir liflerini bir araya getirerek oluşturulan kalın ve güçlü iptir halat; urgandır.

Bu iplerin (liflerin) sayısını 100 olarak varsayalım; elbette daha çok da olabilir. Her bir ipin gücü, halatın toplam gücünü oluşturur ama halat bu iplerin (liflerin) toplam gücü değildir; onların toplamından çook daha fazla bir güce sahiptir.

Bunu niye söyledim?

1) Kişinin imanını oluşturan 100 ip (şey) varsa, bu iplerin (şeylerin) her biri imanın bir parçasıdır ama bu iplerin (liflerin = tellerin) biri ya da birkaçı koparsa, iman kopmaz, yine belli ölçüde sağlam kalır.

2) Kişinin imanına bu teller (lifler = ipler) güç verir ama her bir telin (lifin) gücü aynı değildir.

3) Altı iman esasını (Allah’a, Meleklere, Kitâblara, Elçilere/Peygamberlere, Âhirete/Hesaba ve Kadere iman) --- bazıları kadere imanın, iman esasları içinde sayılmadığını söyler; bence bu altı esası üçe indirmek de mümkündür : Ulûhiyet, Nübüvvet ve Mead. Ulûhiyyet ve Nübüvvete inanan zaten doğal olarak Meleklere ve Kitâblara inanır, Allah’ın melekleri aracılığı ile Elçilerini bilgilendirdiğini bilir, bu da Kitâblara imana karşılık gelir --- bu altı iman esasını 100 iman ipi sayarsak, bu ipin (lifin) en güçlüleri üç tane olur ve onlar diğer 97 lifi/ipi de güçlendirirler. Bu ipin = halatın tamamına “Hablullah = Allah’ın İpi” de denir.

“ve’atesımû bihablillahi cemîan velâ teferraqû... = Hep birlikte Allah’ın ipine sarılın = tutunun; ayrılığa düşmeyin...” 

“... Allah’ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani bir zamanlar, birbirinize düşmandınız da O’nun kalplerinizi kaynaştırması sayesinde kardeş olmuştunuz. Ve yine ateş çukurunun tam kıyısında bulunuyorken, sizi ona düşmekten O korudu. İşte Allah âyetlerini böyle açıklıyor ki, belki doğru yolu bulursunuz.” (3/103.)

İçimizden bazıları bu “İpe” tutunmayı reddetse ve de O İpi zayıflatmaya çalışsa da elhamdülillah, “O İp”, o üç lif (= Ulûhiyet, Nübüvvet ve Mead inancı) sayesinde hâlâ sapasağlamdır.

Müslüman bir toplum (Mü’minler topluluğu = bu ümmet) bu üç esastan (Ulûhiyet, Nübüvvet ve Mead inancından) taviz vermediği sürece, bu halat kopmayacaktır; bu halatta yer alan fertlerin (mü’minlerin) bazıları çürük (ip) olsalar da. Bu halatı güçlü kılanlar, bu ümmeti bir arada tutanlar ve bu halatı aslâ koparmayacak olanlar, bu üç esasta güçlü, sıkı ve sağlam duranlardır; hakikî Mü’minler de onlardır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET