SIRADIŞI BİR SEÇİM

Endişelenmeyin!, bu yazı, bir seçim yazısı olacak ama bilindik bir seçim yazısı (= siyasî bir yazı) olmayacak, sıra dışı ve tamamen bireysel bir yazı olacak.

Bu seçim, milyarlarca insan için bitti; onlar öldüler ve seçimlerinin sonuçlarını gördüler; kimi kazandı, kimi kaybetti; bizim gibi hâlâ yaşayan milyarlarca insan için ise bu seçim devam ediyor.

Bu seçimin kazananını-kaybedenini, kazanacak olanını ve kaybedecek olanını merak ediyorsanız, Vâkıa Sûresini (56. Sûre) okuyun.

Bir seçimde en az iki tercih bulunur, onlardan biri tercih edilir ve tarafımız belli edilir. Bu iki tercih, en genel anlamıyla iyi-kötü, güzel-çirkin, doğru-yanlıştır. İyiyi, güzeli ve doğruyu tercih edenler, kazanırlar; kötüyü, çirkini ve yanlışı tercih edenler ise kaybederler.

Rabbimiz Allah, insana bu seçim hakkını vermiştir; verirken de iyinin, güzelin ve doğrunun ne ve nerede olduğunu söylemiştir.

“innâ hedeynâhu-s selîbe immâ şâkiran ve immâ kefûrâ.” = Biz ona = insana, hidâyet yolunu gösterdik; o, ister şâkir (= şükreden) olur, ister kâfir. (= küfeden.)” (76/3.) Bu âyetteki ‘immâ ... ve immâ’, Türkçedeki ‘ya ... ya da’ kalıbıdır; bu kalıpta en az iki seçenek bulunur.

İnsan olmak, bir yönüyle seçim yapmak; bir yönüyle de neyi seçeceğini bilmektir; (her seçimde olduğu gibi) bu seçim de, insana sorumluluk (= mükellefiyet) yüklemektedir. 

Bazı insanlar : ‘ben, seçim yapmak istemiyor(d)um = sorumluluk almak istemiyor(d)um; beni Allah niye böyle yaratmış!.’ diyebilir, diyorlar da. Bunlar, bir taraftan : ‘ben, seçmek ve seçilmek istemiyorum; ben (hayvanlar gibi) güdülmek istiyorum.’ diyorlar; = insana verilen “seçme ve seçilme hakkını” gereksiz görüyorlar; diğer taraftan da, birileri onlara, siyasî olarak “seçme ve seçilme hakkı” verdiğinde bayram ediyorlar; bunlar, tutarsız adamlardır!.

Seçim (yapma), tarafını belirleme, belli etmedir. Kitâb, iyiyi, güzeli ve doğruyu seçenlere “hizbullah”; kötüyü, çirkini ve yanlışı seçenlere de “hizb-üş şeytân” der; bunlar, Kur'ânî kavramlardır. (Bknz. 5/56 ve 58/19.)

‘Ben seçim yapmak istemiyor(d)um, diyenler : ben, Allah’ın taraftarı da şeytanın taraftarı da olmak istemiyorum; tarafsız kalmak istiyorum.’ demiş oluyorlar; bunlar, yüzsüz ve utanmaz adamlardır!.

Şunu da ifâde edelim : hizbullah taraftarları da hizb-üş şeytân taraftarları da mono-blok bir grup değildir; bunlar da kendi aralarında derecelidir = hiyerarşiktir ama genel hatlarıyla bulundukları grubun içindedirler; kimi az samimidir, kimi de çok samimî.

Bizim için, seçim hâlâ devam ediyor. Bazılarımız, seçiminde kararlı; bazılarımız kararsız; hâlâ, hepimizin karar (= taraf) değiştirme ihtimali de var.

Seçim sonuçları ise, öldüğümüzde belli olacak; kazanan sevinecek; kaybeden üzülecek.