ÖLÜM
Ölüm : Vefat. Meyt ya da Mevt olma hâli.
Vefat, teveffâ’dan isim; teveffâ, bir şeyin (= hakkın) tamamını almak, geriye hiçbir şey bırakmamak. Vefâ, sözünde durmak; veffâ, tam vermek. Meyt ya da Mevt, ölmek = mevta olmak.
“Allah, nefislerin mevtleri (= mevt/ölüm zamanları) geldiğinde onların canlarını(n tamamını) alır, öldürür; henüz ölüm zamanları gelmemişse onları(n da canlarının bir kısmını!) uykularında alır (= öldürür). Kesin ölümlerine hükmettiklerini tutar; diğerlerini (= kesin ölümlerine hükmetmediklerini = ecelleri henüz gelmemiş olanları, belirlenmiş o mühleti = eceli doldurmaları için) bırakır. Kuşkusuz bunda düşünenler için önemli dersler (= mesajlar) vardır.” (39/42)
Bu âyeti nasıl anlayacağız?!.
Uyku, yarı/m ölüm. Uykuda, ‘bizde olanların tamamı’ alınmıyor.
Ölüm gibi uyku da bize (her gün) geliyor ve her gün uykuda bizden “bişeyler” alınıyor. Bizde, ‘ne var ne yok; gün içinde ne yapmışız ne yapmamışız, bakılıyor!.
Uykuda, bilincimiz yok ama nefesimiz (= nefsimiz = canımız) var. Pekiî, bilincimiz nerede?!. Emânette. Kontrolde. Veri aktarımında!.
Ölümde, hem bilincimiz, hem canımız (= nefsimiz = nefesimiz), her şeyimiz, bizden tamamen alınıyor (zâten emânetti); bedenimiz toprağa veriliyor; bilincimiz ve canımız (= nefsimiz = nefesimiz = canımız = ruhumuz) biyerlere gidiyor!.
‘Daha genciz, ölüm bize uzak.’, demeyelim; her gün “ölüyoruz” (= uyuyoruz) ve hesap veriyoruz!.
Bize gelen (= uyku ve ölüm), kendiliğinden gelmiyor; onu Bir’i bize gönderiyor ve hayatımızın her gün back-up’ını (= yedeğini) alıyor.
Kaçış yok!. Kimsenin yaptığı yanına kâr kalmıyor, kalmayacak; iş çoook sıkı tutuluyor.
Bilelim, istedim.
Yorumlar
Yorum Gönder