HARF

Dilde, kendi başlarına anlamları olmayan = anlamsız olan “ses” birimleri. Arapçada harflere, harekeler (hareketler!) ses verirler; diğer dillerin ise sesli harfleri vardır, sessiz harfler, ses vermek için onlardan yardım alırlar.

Harfler, bir araya gelerek kelimeleri; kelimeler de cümleleri; cümleler de metni (metinleri) oluştururlar.

“ve min-en nâsi men ya’budulle alâ harf... = insanlardan bir kısmı Allah’a bir “harf üzere” ibâdet ederler. (22/11.)

Buradaki harf kelimesine :

Kalp ile değil dil ile (Abdülbâki Gölpınarlı. Bayraktar Bayraklı)

İmanla küfür arasında (Abdullah Parlayan. Muhammed Esed. Mustafa İslamoğlu)

Dinin bir ucundan (A. Fikri Yavuz)

Kıyıdan kenardan (Diyanet. Diyanet Vakfı)

Bir yar (= uçurum) kenarındaymış gibi (Elmalılı Hamdi Yazır. İbn-i Kesir)

Sınırlı ve somut bir amaç için (Seyyid Kutub)

Tereddütle (Ömer Nasuhi Bilmen)

Bir ucundan (Mevdûdî) anlamını vermişlerdir.

...

Kelime Oyunu yazımıza atıf yapar, mülk kelimesini ters çevirerek okursak, klm’e (= kelimeye) ulaşabileceğimizi söylemiştik. Kelime, “anlamsız” harflerden oluştuğuna göre, insanların bazılarının, Allah’a ibâdeti harf/ler gibi anlamsızdır, anlamlı bir kelime kadar bile değerli değildir (= değersizdir), diyebilir miyiz?!.

Yukarıdaki anlam bolluğuna bir anlam da ben ekleyeyim istedim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET