İHTİŞAM
Zengin ve gösterişli yaşama, tantana, debdebe. Muhteşem : Bişeyin, birinin ihtişamlı, hârika görünmesi. Kelime Arapça’da Ebihe’den “übhe ابهة”dir. Ebihe, dikkat çekmek; übhe, dikkat çekici. İhtişam, Haşeme/حشم’den iftiâl babı; anlamı : Utandırmak.
İhtişam (debdebe) peşinde/içinde olanları bilinçaltında utanma değil de herhalde utandırma duygusu (var) olacak ki, bu kadar debdebeli (tantanalı, gösterişli) bir hayat yaşamaktan utanmıyorlar ve kendilerinin mahrum ve müstez’af/zayıf bıraktığı kişilere : (âdetâ) ‘Bakın!, biz cenneti burada yaşıyoruz, yaşamaya başladık bile!.’ diyorlar.
Bu ümmeti “bu ihtişam” mahvetti.
Ebu Zer-i Ğıfârî’yi Rebeze’ye sürgün etti.
Müslümanların Halifelerini Bizans ve Sasânî hükümdarlarının saraylarına zebûn etti.
Devletlerin yaptığı muhteşem saraylar, o devletlerin çöküş dönemine aittir. İhtişam (gösteriş) maddî alanda zirveye çıkarsa çöküş başlar ama ma’nevî alanda olursa önü açıktır. Maddî ihtişam, insanlarda kıskançlığı artırır, toplumu sınıfsal kamplara böler ve adaletsizlik yaratırken; ma’nevî ihtişam, muhteşem bir kimlik, kişilik ve toplum inşâ eder.
Sanırım ihtişamı yanlış yerde arıyoruz.
Yorumlar
Yorum Gönder