İRADE MESELESİ

İrade, karar işidir. Karar, iç ve dış şartların etkisi ile verilir. İç şartlar, kişinin kendi şartlarıdır : Eğitim durumu (bilgi düzeyi), evli ya da bekâr, erkek ya da kadın olması, yaşı, fizikî gücü (sağlam ya da sakat olması), ekonomik imkânları, psikolojisi, inancı vs. Dış şartlar, kişinin kendi dışındaki şartlardır : İçinde yaşadığı coğrafya, ülkedeki siyasî, ekonomik ve kültürel durumun iyi ya da kötü oluşu, insanlar arası dayanışmanın ve aile bağlarının güçlü olup olmaması, vs.

Verilen kararı (iradeyi) tek başına iç şartlar da dış şartlar da belirlemez/etkilemez; hem iç hem dış şartlar, kişinin bikarar vermesinde (bir irade ortaya koymasında) etkili ve belirleyicidir. Kişi, tüm bunları düşünerek “kendisi” öyle ya da böyle bir karar verir ve verdiği kararı sahiplenir; şartlar değişince de kararını değiştirir.

Kararlarımız “sabit/değişmez” olsaydı, verdiğimiz karar bizi esir alırdı. Bu durum bizi “bukalemun” yapmaz, aksine bize “özgür olduğumuz duygusu” kazandırır.

Dış şartları biyönüyle biz oluştururuz, biyönüyle de “oluşmuş” şartların içine doğarız. Oluşmuş şartları beğenmiyorsak değiştirme kararı da alırız; beğeniyorsak o şartları sürdürürüz ama her iki hâlde de sorumluluğumuz devam eder.

İnsan ve Müslümansak yaşadığımız (iç ve dış) şartları insanî ve İslâmî düzene uygun kılmak ya da sürdürmek, irademizi (kararlarımızı) bu yönde oluşturmak gibi bir sorumluluğumuz vardır; kendimizi hayatın akışına teslim etmek (bırakmak) iradesizlik alâmetidir; insan (akıl ve) irade sahibi (sorumlu) bir canlıdır.

İnsan ve Müslüman olmayanlar için böyle bir sorumluluk yoktur!. Onlar, ileride insanca (ve Müslümanca!) bir muamele görmeyeceklerdir!. Burada “istedikleri gibi” yaşayabilirler!.

“... De ki : Küfrünüzle az bir süre yaşayın!. Siz ateş ashabından/halkındansınız.” “... Qul : temetta’ bi küfrike qalilâ! İnneke min ashâbin nâr.” (39/Zümer, 8.)

İrade, sorumluluktur.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET