YAŞAM/AMAK, BİR FIRSATTIR

Yaşam, kişinin kendini inşâ etmesi için ona verilmiş bir fırsattır. Herkes bu fırsatı iyi kullanamaz. Herkeste inşânın malzemeleri (duyu, duygu, akıl, irade) aynıdır ama herkes nasıl bir kimlik-kişilik inşâ edeceğini bilemez; inşâ için bilmek yetmez, yapmak şarttır. İnşaat ustası (inşaatı yapan biri) olmasa, inşaat ya da malzeme mühendisi (inşaat yapmayı bilen biri) o inşaatı (evi, yolu, köprüyü, tüneli vs.) yapabilir mi?

Yaşam, o kişinin yaşamı olduğundan, kendini bilen biri, kendini (kimliğini, kişiliğini) inşa etmedikçe “kendi” olamaz!. Bilgi (bilmek) tek başına bişey inşa etmez/edemez. 

İman, bilmek ve anlamaksa; yapmak (amel etmek) da değiştirmektir. Kötü yaşandığı düşünülen bir dünyada/hayatta kötüyü bilmek neyi değiştirir? Bilmeden (anlamadan) yapmak, nasıl yanlış yapmaya yol açarsa, bişey yapmamak da o kadar yanlışa yol açar. ‘Bilgi aydınlıktır.’ denir ama, bilgi salih amele dönüşmezse, bileni aydınlatsa da rahatlatmaz.

Karanlıkta yaşanır ama (aşırı) soğukta ve (aşırı) sıcakta yaşanmaz. Bilen, bildiğini anlatırsa ‘aydınlatır’ ama bildiğini anlatmazsa (anlatmak da yapmaktır), sadece kendi zihni aydınlıktadır ama ruhu aslâ ısınmaz; bazen donar bazen yanar, âdeta cehennemi yaşar. Cehennem de hem zemheri (aşırı soğuk = zemherîrâ) hem ateş (aşırı sıcak = nâr) değil midir?.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET