ISRAR-İNAT-AZİM

Üç kelimenin aralarında elbet fark var ama bi noktada benzerlik de var. Farkı, kişinin hakikat karşısındaki pozisyonu (durumu, konumu) belirler; benzerlik, dildedir.

Kişi, nankörlükte de şükürde de ısrar ve inat edebilir; kötülüğü ya da iyiliği işlemeye azmedebilir.

Kişi, yürüdüğü yolun (yaptığı işin) doğru olduğunu biliyorsa ve bu yolda yürümekte azimli/kararlıysa, ısrarla/inadına yürür, inadına yapar!.

Yürüdüğü yolun (yaptığı işin) kötü olduğunu bile bile yürüyenler de, ısrarla o yolda yürümeye devam ederler...

Yürüdüğü yolun (yaptığı işin) iyi mi kötü mü olduğunu bilmeden o yolda yürüyenler, o işi yapmaya devam edenler de vardır. 

Ben de onlardan biriyim.

Yaptığım iş (yazma işi), kimse tarafından okunmasa bile, ısrarla/inatla/azimle yazmaya devam ediyorum.

Neden?

Önce, işim (ödevim/görevim) bu. Sonra, belki bir gün biri okur. Okumasa da ben, işimi (ödevimi/görevimi) yapmış olurum. 

Yarın sorulursa?!. ‘Yaptım’ derim. Bu, az bişey mi?!.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET