SEVİYE

Bulunduğumuz coğrafî seviyeyi (rakımı) deniz belirliyor; pekiî, ilmî seviyeyi ne belirliyor?

Kişinin ilmî seviyesini ölçen bir kriter yoktur. Herkes kendi seviyesini bilir, bilmeli ve insanlarla ona göre konuşmalı.

Kendi seviyesini bilen, yüz yüze konuşmada muhataplarının seviyesini de az-çok bilir ve ona göre konuşur, yazar ama bu iş, sanal ve medya dünyasında çook zordur. Bir hoca, öğrencilerin seviyesini bilir; bir vâiz az-çok cemaatin seviyesini bilir ama, sanal dünyayı medya (media, araç demek) olarak kullanan biri, muhataplarından bir geribildirim (feed-back) gelmiyorsa, muhataplarının seviyesini bilemez, “muhayyel” bir kitleye konuşur; böyle bir durum da sözün (konuşmanın ve yazmanın) etkisini düşürür. 

Bu, taraflar açısından çook ciddî bir dezavantajdır; bu dezavantajı avantaja dönüştürmenin tek yolu, geribildirimdir, feed-backtir. Geribildirimin/feed-backin olmadığı konuşma (yazma), monologdur; diyalog değil; monolog, belli bir süre sonra tarafları sıkar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET