EKMEK ve SU

Çeşmeden akan Su, sofraya gelen Ekmek
Akıl, parça parça ve dağınık görünen  görüntüleri = fenomenleri birleştirir; olaylar, olgular da böyledir. Zihnimiz = aklımız, bağ kuran = birleştiren organımızdır; Araplar aklı, bağlamak anlamında kullanırlar. Önce deveyi bağla, sonra tevekkül et!.” derler. =  إعقلها ثم توكل ! 
Bu birleştirme bazen geriye doğru, bazen de ileriye doğru olur; ikisi birden olursa mükemmel olur. Geriye doğru birleştirme, nedeni = sebebi bulmaya; ileriye doğru birleştirme ise, niçin’i (= amacı/anlamı) bulmaya yardım eder ama en sonunda neden ve niçin birleşirler.
...
Musluktan akan suyun, sofraya gelen ekmeğin, giydiğimiz gömleğin, vs. geriye ve ileriye doğru izi sürülmezse, kıymetleri de bilinmez.
Su, belki de en mübarek nimettir; onun bize ulaşması için tüm yeryüzü ve tüm gökyüzü seferberdir; ekmek için de (her şey için de) bu böyledir.
Biz ise, suyu bize getirenin ASKİ ya da İSKİ olduğunu düşünürüz!. Ekmeği fırından ya da marketten alırız; vs...
Buna “akıl tutulması” denir. Akıl tutulmasını literatüre Frankfurt Okulu kazandırmıştır ama onlar bu deyimi, benim kullandığım anlamda kullanmazlar.  Max Horkheimer’ın ‘Akıl Tutulması’ adlı bir kitabı da vardır. Akıl, ilk başta/önceleri, dinî hurafelere, mitlere/mitolojilere karşı bir mücadele aracı olarak kullanılırken, sonradan ve şimdi, Nazi Almanya’sında ve biçok yerde olduğu gibi kafatasçılık = ırkçılık yaparak kendini de bir hurafeye! dönüştürmüştür.
...
Bu ve benzeri durumlar, görüntüleri = fenomenleri bağımsız görme, onların arkasındaki sebeplere ve onların hikmetlerine (gayelerine) ulaşamamanın sonucudur.
Kitâb dün, “deveye bakmıyor mı, nasıl yaratıldı?” derken, bu bağlantının kopmamasına işaret ediyordu; o gün onlarda da bu bağlantı kopuktu; bugün de maalesef bizde kopuk.
Bu bağlantıyı koparmak, akletmemektir; Kitâb, akletmeyen = aklını kullanmayan topluluğun pislik (rics) içinde yüzeceğini söyler. (Bknz. 10/100.)
Bu nasıl bir pisliktir?!.
Her türlü pislik!, ama öncelik manevî = görünmez pislik; bu pislikten = hadesten temiz olunmazsa (= hadesten tahâret) necâset (pis/murdar) gezilir = necâsetten tahâret olmaz.
Bir hayvan, Allah’ın adı anılmadan kesilirse murdar olur.
Akıl, görüntülerden = fenomenlerden (yaratılanlardan) Yaratıcı Olan Allah’a ulaşamazsa/ulaşamıyorsa tutuktur, tutukluk yapmıştır; tutukluk da pislikten kaynaklanır; vesselâm. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET