ŞERH

'Ölüm ve Yaşam' yazımdaki ölümsüzlük ya da ölünce yaşamak sözüm, anlaşılmamış, şerh/açıklama istenmiş.

Diriliş, tekrar hayata gelme ama “yaşama”! değil. Herkes dirilecek ama yaşa(ya)mayacak, dirilenlerin bazıları (belki de biçoğu) yaşamayı değil ölmeyi isteyecekler; o kadar çook isteyecekler ki keşke “toprak olsaydım” diyecekler, olamayacaklar, ölemeyecekler.

Bu sözlerimin burada da karşılığı var. Ölmeyi isteyen ama ölemeyen, ölü gibi yaşayan, yıllarca makinaya bağlı yaşayan insanları biliyoruz. Buna karşılık, “ölmüş ama yaşayan!”, insanlar da var. Kim bunlar? Socrates. İbrâhim. Mûsâ. İsâ. Muhammed... büyük fikrî ve dinî öncü şahsiyetler, fikir ve din adamları, büyük ruhlar.

Bu dünyadan milyarlarca insan göçtü, kaç kişinin adını hatırlıyoruz, onların ne yaptığını, nasıl yaşadığını biliyoruz?!...  bildiğimiz insanlar, “yaşayan insanlar!” değil mi?

Öte dünyadaki yaşam da bu yaşama kıyas yapılabilir ama bu kıyas çoook daha uzun bir süreye (ölümsüzlüğe) göre yapılmalıdır. Bu süre (ölümsüzlük), yaşamaya (ölmeyi aslâ istememeye) ve yaşayamamaya (çekme = ölmeyi isteme ama ölememeye) odaklı olmalı. “lâ yemûtu fîhâ velâ yahyâ.” (Âlâ, 13.)

Buradaki yaşam, acının-tatlının, iyinin-kötünün ilmeklenmesi, düğümlenmesi; ölüm de bu ilmeğin/düğümün çözülmesi, iyinin-kötünün ayrışmasıdır; ötedeki yaşam, bunlardan hangisi çoksa, ona göre bir yaşamın oluşmasıdır. Ötede acı-tatlı, iyi-kötü ayrışacak ve ona göre bir yaşam oluşacaktır; iki yaşam da sonsuzdur = ölümsüzdür ama ‘iyi yaşamlar’ ebedî olarak ölümü/ölmeyi istemeyecek; ‘kötü yaşamlar’ ölümü/ölmeyi ebedî olarak dört gözle bekleyecek ama ölemeyecekler.

Geçici, zor, karışık ve karmaşık dünya yaşamını ebedî yaşama tercih edenler, ya da bu yaşamı ötedeki ebedî yaşama endeksli yaşamayanlar kaybedeceklerdir; çünkü öteki hayatta burada ekilen biçilecektir; “dünya, ahiretin tarlasıdır.”

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET