FARZIMUHAL
Farzımuhal : Olması mümkün değil ama farz edelim.
Neyi?!.
Efendimizin bugün (bu asırda) yaşadığını. Farzımuhal Onun 1971’de doğduğunu 2032’de vefat edeceğini...
Ona sahip çıkan, bu asrın Abdulmuttalip’leri, Ebû Tâlip’leri kim/ler olurdu?!.
40 yaşına geldiğinde (2011’e denk geliyor), kim/ler Ona inanırdı?!. = Hz. Hatice, Hz. Ali, Hz. Ebû Bekir, Hz. Bilâl, Sümeyye, Amr, Ebû Zer'ler.. kimler olurdu?!.
Şu soruyu sormadan geçemeyeceğim. Tebliğini (= görevini) uzaktan (= sosyal medya, radyo-tv, gazete-dergi gibi araçlarla) mı, yoksa yüz yüze mi yapardı?!.
Ebû Cehil (= Amr b. Hişam), Ebû Süfyan (= Ümeyye b. Halef), Ebû Leheb (= Abduluzza b. Abdülmuttalip)'ler kim/kimler olurdu?!.
Bugün Dâr’un Nedve’nin karşılığı ne olurdu?!. Dâr’un Nedve, o günün Mekke Parlamentosu idi.
Farazî bir çok soru var aklımda ama sormayacağım. Niyetim (= yazılarımdaki amacım), dünü (= dünkü = 610-632 arasında yaşanan İslâm’ı) bugüne (çağa) taşımak; bir de bunu “bu şekilde”! (= farazî olarak)! deneyeyim dedim; faydası olur mu bilmem.
Belki şöyle bir sorunun faydası olur. Farzımuhal, Hz. Muhammed (a.s.), bugün (bizim yaşadığımız bu çağda) yaşasaydı, ben ne yapardım, Onun yanında/arkasında mı karşısında mı olurdum?!. Herkes kendine bu soruyu sormalı. Hz. Muhammed (a.s.)’ın “yanında” durmalı, Onun davasına sahip çıkmalı; salâvatın bu olduğunu bilmeli.
“ve’alemû enne fîküm rasûlellah...” (49/7.)
Yorumlar
Yorum Gönder