PRATİK

Amel. Uygulama. Bir düşüncenin (= inancın, imanın) hayata aktarılması. “Lâ ilâhe illâ-l Allah”, bir iman/inançsa, bu imanın/inancın hayata aktarılması = pratikte “görünmesi”! gerekiyor.

Nasıl?!.

Önce, bu imanın/inancın (= “Lâ ilâhe illâ-l Allah”) çokça zikredilmesi (= tekrarlanması); sonra da O Allah’ın emir ve yasaklarına uygun bir hayatın yaşanması ile. Pratiğe (= amele, eyleme, uygulamaya) dönüşmeyen inanç/iman, en azından “bilkuvve/بالقوه imandır”, “bilfiil/بالفعل iman” değil.

Îkân

Kesin, sağlam, şüphe/kuşku içermeyen bilgidir îkan. Kitâb’ta bu kelime, yûkınûn, mûkınûn, yakîn, müsteykınûn kalıpları ile 28 yerde/kez geçer.
İman, ikân içermelidir. İkân içermeyen imanın, mü’mini eyleme/amele sevk etmesi güç. 
Bakara 4. âyet, “ve bi-l âhiret-i hüm yûkınûn. = Onlar kesin bir şekilde âhirete inanırlar.” der; ve bi-l âhiret-i hüm yü’minûn demez. Niye?!. İmanın (teorinin) ikâna (pratiğe) dönüşmesini ister.
Allah-u A’lem, imanımız şüphe içerdiği için, hayatımız/yaşantımız böyle!.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NEREYE?!.

İMSAK ve İFTAR

İMAN - AMEL İLİŞKİSİ