GÖRÜ, GÖRÜŞ, GÖRÜNGÜ = 3G
3. Nesil akıllı telefon teknolojisinden söz etmeyeceğim. Görü, Görüş ve Görüngüden (= 3G'den) söz edeceğim.
Görü : Sezgi (= Intuition).
Görüş : Fikir. Düşünce.
Görüngü : Fenomen. Olgu. Olay.
Görü, içe doğar. Görüş, eğitimle (okuma-yazma ile) edinilir. Görüngü, deneyimlenir.
Görü, vehbîdir, verilir = ikram edilir. Görüş, kesbîdir, kazanılır. Görüngü, gözlemlenir, algılanır.
Modern bilim, hatta çağdaş felsefe, görüş ve görüngüye (= fenomene, fenomenolojiye) yaslanır; görüyü, görmezden gelir.
Görü, temiz kalbe (= temiz gönle) doğar. Görünün Peygamberlere has olanına vahiy denir. İlham, evliyalara hastır. Sezgi, “sebebi bilinmeyen”! kavrayıştır ama bu da temizliğe bakar. Kirli kalbe (= kirli gönle) doğan sezgiye istidrac denir.
Sezginin iyi mi kötü mü olduğunu nasıl bilebiliriz?!.
Sezen (= sezgiye/görüye “maruz”! kalan) insanın hayatına (= ahlâkına) bakarız. Görüş ve görüngü, dille ta’rif ve tasvir edilirken; görü, hayatla test edilir. Ta’rif, kavramsaldır, teoriktir, zihinseldir; tasvir, betimseldir, resimseldir, görseldir. Görü ise içseldir, öze yöneliktir. Spinoza görüyü, yüksek bir bilgi türü (= scientia intuitiva) olarak tanımlar. Kelimenin Arapça karşılığı, hadsdır. (= حدس)
İlhama, yüksek düşünce (= görüş); vesveseye, şeytanî düşünce (= görüş); hevâya, nefsanî/keyfî, subjektif düşünce (= görüş) diyebiliriz; ama Vahiy, aslâ bir düşünce değildir; o, doğruluğu kesin ilâhî bir haberdir, bildiridir. Vahiy, akla (= kalbe, gönle) çook hızlı ve çook gizli iner = inzâl olur; o inince, kalpte (= akılda, gönülde) zerre şüphe kalmaz; kalb, gönül, akıl (= tüm benlik) tamamıyla fethedilir. (= açılır, rahatlar, mutmain olur.) Görüş (= fikir = düşünce) ve görüngüde (= fenomende) böyle bir kesinlik bulunmaz.
Yorumlar
Yorum Gönder