YARIŞ

Ödülsüz yarış olmaz. Her yarışın genelde bir ödülü vardır, bazı yarışların/yarışmaların kendisi ödüldür.

Herkes, bişey (= bi ödül) için yarışır. Rabbimiz de bizi, BÜYÜK ÖDÜLÜ için yarıştırıyor. 

“sébiqû ilâ ... ” = Rabbinizin mağfireti için, Allah’a ve Rasüllerine inananlar için hazırladığı, genişliği yer ve göğün genişliği kadar olan cennet için yarışın. (57/21)

“Herkesin yöneldiği bir yön/kıble (yarıştığı bir hedef/amaç) var. Siz hayırlarda (= iyiliklerde) yarışın...” (2/148) Yönünüz  iyilikler (kıbleniz Beytullah, Allah/Allah’ın Rızası) olsun. Hiçbir şey, sizi bu yönden/kıbleden, yarıştan, amaçtan/hedeften alıkoy(a)masın.

Yol (= yarış) boyu, dinlendiğiniz duraklarda, çeldiriciler (= şeytanlar), sizi sahte, anlık/geçici vaatlerle yoldan çıkarmasın, yarıştan koparmasın. 

Neyle?!. Bi çook şeyle. Mal-mülk, makam-mevkî, ün-ünvan, kadın, vs.

Namaz başta olmak üzere, bütün ibâdetler, bize BÜYÜK ÖDÜLÜ (= Allah’ı/Allah’ın Rızasını) unutturmamak için varlar. Namazı ve zikri terk edenler, çağdaş çeldiricilere (= çağdaş şeytanlara) çook çabuk kanarlar ve yarış dışı kalırlar.

Bu yarışı öteki yarışlardan ayıran, BÜYÜK ÖDÜL’ün yanında, yarışın kendisinin de yarışana büyük motivasyon ve güç vermesidir. Çünkü, bu yarışta yarışan, gücünü Yarıştıran’dan alır.  Bu yarışta yarışan, varış çizgisine varamayacağını bilse de yarışmaya devam eder; bilir ki, yarıştan dönmezse (= hedefini değiştirmezse), Rabbi onu varış çizgisine taşıyacaktır.

Allah, yarıştan kopanlara, kendilerine zulmedenler; bazılarına, orta yolcular; bazılarına da öne geçenler (= sébikûn) der. (Bknz. 23/61. 35/32. 56/10. 79/4.)

Kapitalizm de bizi, para ve prestij (= statü, makam-mevkî) kazanmak için yarıştırarak BÜYÜK ve KUTSAL OLAN YARIŞ’tan uzaklaştırıyor. Oysa, kazanılan para ve prestij (= statü, makam-mevkî), O BÜYÜK ve KUTSAL YARIŞ için kullanılmalı, değil mi?!.

Ne o!. Bi çokları gibi, siz de mi, bu yarıştan çekiliyorsunuz?!. Yoksa, ben bu yarışa hiç girmedim ki, mi diyorsunuz?!. Yooo, burada olan herkes, doğal olarak bu yarışta. Yarışa girmemek elimizde değil ama yarış dışı kalmak elimizde. Yarış dışı kalanlar (diskalifiye olanlar) için ödül yok; ceza var.

Bence, bizi yarış dışına çekmeye çalışan çeldiricilere kanmayalım; Rabbimize güvenmeye (= inanmaya) devam edelim ve kazanalım.