BİLGİYİ DÜZENLEME
Buna, bilgi haritalaması da diyebiliriz. Bu yazıyı, uzun yıllar bilgi sınıflaması (kataloglaması) yapmış bir kütüphaneci olarak yazıyorum. Bilgi düzensiz olursa, sistematik olmazsa, hiçbir işe yaramaz, ancak kafa karıştırır.
Bilgi, nasıl düzenlenir veya sistematik hâle getirilir?!.
Haritalama nasıl yapılırsa öyle.
Haritalama için “sabit bir nokta” belirlenir ve tüm yerler o noktaya göre işaretlenir, hizalanır. Daha önce, 13 Ekim 2023’de “Ütopik Bir Yazı : Evin Yolunu Bulmak” adlı yazıda bu konuya kısmen temas etmiştim; şimdi bunu bilgi meselesine transfer ediyorum.
Her şeyin olduğu gibi bilginin de değişmeyen röper = sabit noktası, her şeyi Bilen, Yaratan ve Yaşatan Allah’tır; bu da “Lâ ilâhe illâ-l Allah.” cümlesinin (= Kelime-i Tevhîd’in) etrafında şekillenir.
Bilgide bütün yollar Roma’ya çıkmaz; Allah’a çıkar, çıkmalı; bilgi, O’nu bilmeye yönelik olmalı. Her türlü bilgi, bize “Lâ ilâhe illâ-l Allah.” dedirtmeli.
Bazıları, bu şekilde nasıl bilim (ve felsefe) yapılabilir diye sorabilir. Bilim, bilim için olmaz; sanat, sanat için; olmadığı gibi. Bilim, bilimden çook daha değerli “BiŞey”! için olmalı ve herkes ve her şey “O’nun Huzurunda” hizaya (namaza) durmalı; bu “namazın”! imamı da Efendimiz olmalı.
“Hayye ala-s Salâh. = Haydin Namaza!.”
Her şeyin ve herkesin olduğu gibi bilimin (ve felsefenin) kurtuluşu da burada. “Hayye ale-l Felâh.”
Biliyorum, bu yazı biçoğuna yine ütopik gelecek ama ne yapayım, dilimin gücü zayıf, başka etkili kelimeler bulamıyorum.
Selâmetle.
Yorumlar
Yorum Gönder