BU ZAMANDA MÜSLÜMAN KALMAK
Müslüman kalmak, Müslüman olmaktan çook daha değerli hâle geldi. Müslüman olanların çoğu artık Müslüman gibi bir hayat yaşamıyor. Çünkü onların Müslümanlığı “emek verilerek elde edilmiş” bir Müslümanlık değil, “miras alınarak elde edilmiş” bir Müslümanlık. Miras alınarak elde edilmiş Müslümanlık, aynen miras parası gibi çok çabuk harcanıyor; emek verilerek elde edilmiş Müslümanlığın ise kıymeti biliniyor. Çünkü, Müslümanlığını emek verilerek (çile çekerek) elde etmiş biri, biçook şeyi reddetmiş, terk etmiş ve onların çare/çözüm olmadığını test etmiştir. Bu adamın Müslüman kalmasıyla, miras yoluyla Müslüman olan öbür adamın Müslüman kalması aynı olmuyor.
Müslüman
olmayı hepimiz biliyoruz, Kelime-i Şehâdet getirmek. Müslüman kalmak ise, bu Kelime-i
Şehâdet’in gösterdiği istikâmet üzere yaşamak, onu sözden hayata dökmek. Yanlış
anlamaya meydan vermemek için, Müslüman kalmayı
biraz açayım. Ebû Hanife, hatta tüm mezhep imamları sözle Kelime-i Şehâdet getiren
herkesi Müslüman sayarlar, el-hak doğrudur. İnsanlar arasında kişinin Müslümanlığına
karar vermek için bu sözün söylenmesi yeterlidir. Kişinin bu sözdeki samimiyetini
(= ihlâsını) bizim test etmemiz “her zaman” mümkün değildir; adamın kalbine giremeyiz;
o testi ancak kendi ve Rabbi yapabilir. Ama biz onda, “ara ara, ara sıra” da olsa
Müslümanlığa uymayan (sığmayan) hareketleri görebiliriz. Bu, bizim onu İslâm dışı
ilân etmemizi gerektirmez; bu adam bize göre olsa olsa günahkâr olur, zındık veya
mülhid olmaz.
Benim
Müslüman kalmaktan kastım, bizim aslâ ölçemeyeceğimiz (test edemeyeceğimiz) ama
kişinin kendinin ve Rabbinin bilebileceği bu samimiyet (ihlâs). Kişi, başkalarının
Müslümanlık derecesini bilemediği için bir kıyas yaparak kendi Müslümanlığına da
not veremez; bu durumda Allah’tan başka, kimse kimsenin Müslümanlığına not veremez,
Müslümanlık derecesini bilemez.
Bu
durumda, Müslüman kalmak, Müslüman olmaktan çook daha değerli hâle geldi, sözüm
boşa mı düşer?!. Bence düşmez. Arayış içinde olan insanlara ve gelecek nesillere
umut olacak olan insanlar, Müslüman adını taşıyanlar değil, Müslümanca işler yapan,
yapmakta olan = Müslüman kalmakta (= olmakta) ısrar eden insanlar olacak. Burada
değerli olan bu. Ötedeki değeri Rabbimiz belirleyecek.
Müslüman kalmakta (= olmakta) ısrar eden insanlar da kapitalizmi, sosyalizmi, liberalizmi, vb. izmleri reddeden ve bu izmlerden canı yanmış insanlar olacak. Bu izmlere özenen insanların Müslüman kalması zor; çünkü bunlar, kendilerine itaat eden insanlardan hoşlanıyorlar. Müslüman kalmakta ısrar eden insanları bunlar (bu izmler), “öteki” (= düşman, terörist, fundamentalist = kökten dinci, bizden değil, başkası) olarak görüyorlar.
Haklılar.
Yorumlar
Yorum Gönder