DİNİ ALLAH'A HAS KILMAK!.

“Muhlisîne leHu-d Dîn.”

İlâhı Allah kılmakla, dini Allah’a hâlis kılmak aynı şeydir.

İlâh, Allah (= El-İlâh) kabul edilince, din de Allah’a has kılınmış olur.

İlâhlar, emirlerle ve yasaklarla (helâller ve haramlarla) bir düzen kurarlar, buna din denir.

...

“De ki: Ey imân eden kullarım! Rabbinizden korkunuz. Bu dünyada ihsanda bulunanlar için bir güzellik vardır. Allah'ın ülkesi = arzı geniştir. Şüphe yok ki, sabredenler için mükâfaatları hesapsız olarak ödenecektir.

De ki: Şüphe yok ben emrolundum ki, Allah'a dinde muhlis olarak ibadet edeyim.

Ve yine ben, Müslümanların ilki/evveli olmakla emrolundum. (Kimse inanmasa da ben dini sadece O'na has kılan ilk Müslüman olmak istiyorum.)

De ki: Muhakkak ben Rabbime isyan eder isem, pek büyük bir günün azabından korkarım.

De ki: Ancak dinimi Allah'a halis kılarak ibadet ederim.

Artık siz de O'nun ötesinde dilediklerinize ibadet ediniz!. De ki: Şüphe yok hüsrâna düşenler o kimselerdir ki, kendi nefislerini ve kendi mensuplarını kıyamet gününde helâke düşürmüş olurlar. Agâh olunuz! İşte en apaçık helâk da bundan ibarettir.

Onların üst taraflarında da alt taraflarında da ateşten tabakalar vardır. İşte Allah kullarını bununla korkutur. Ey kullarım! Benden korkun!. 

Ve o kimseler ki, şeytana, tâguta ibadet etmekten kaçındılar ve sadece Allah’a (ibadete) yöneldiler, onlar için müjdeler vardır. Artık kullarımı müjdele!.

Yine o kimseler, sözü dikkatle dinlerler, sonra o sözün en güzeline uyarlar. İşte onları Allah hidâyete erdirmiştir. Selim akıllara sahip olanlar da ancak onlardır.

Üzerine azap kelimesi hak olmuş ve ateş içinde bulunan kimseyi sen mi kurtaracaksın?!.

Çareyi sadece Rablerinden korkmakta bulanlar için şahâne köşkler vardır, o köşklerin altlarından da ırmaklar akar. Bu, Allah’ın vaadidir. Allah, vaadinden dönmez.” (Zümer, 10-20.)


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET