KİŞİSEL MUHASEBE

Böyle bir muhasebe, şu soruların cevabı ile mümkün :

1. Neydik?!.

2. Ne olduk?!.

3. Neyi, neden olduk?!.

İlk soru, henüz adı anılmayan “bi şeydik, bi hiçtik.”!. (76/1.)

İkinci soru, sonra, gördük, duyduk, büyüdük ve bi seçim yaptık (76/2.); hoca (= cami hocası, üniversite hocası, öğretmen), hacı, işçi-memur, avukat, doktor, yönetici (= bürokrat), siyasetçi, iş adamı, esnaf, asker-polis, vb. olduk.

Üçüncü soru, bütün bunları neden olduk?!.

Para kazanmak ve 'iyi' yaşamak için.

Prestij (= toplumsal statü) sahibi olmak için.

Hizmet etmek için. (Kime?!.)

Üçü de.

Elbet bu şıklara herkes kendine göre (subjektif) bir cevap verir; samimî bir cevap, samimî bir muhasebedir. Samimî cevap, doğrudan niyetle ilgilidir. Niyeti de bi biz, bir de Rabbimiz bilir. O, Alîm-un bi-zât-is sudûrdur. “inneHû alîmun bi-zât-is sudûr.” = Sînelerin özünü bilir. O’ndan bi şey saklayamayız, O’nu aslâ kandıramayız. Bunu bilirsek, doğru bir muhasebe yapmış ve hesap gününde vereceğimiz hesaba da hazırlıklı olmuş oluruz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NEREYE?!.

İMSAK ve İFTAR

İMAN - AMEL İLİŞKİSİ