ELLİ ARTI BİR = 50+1.

Demokrasilerde 50+1 oyu alan parti iktidar olur. Oy veren milletin yarısından bir (1) fazlası oyunu bir partiye tevcih etmişse; o millet, o partiye ülkeyi yönetme hakkını da vermiştir; geride kalan 49, 50+1’in tercihine uymak zorundadır. Neticede (= son tahlilde) iktidarın “esas belirleyicisi”, iki (2) kişidir; geri kalan 98 kişinin oyu, o kadar da “değerli”! değildir; ama, başlangıçta 100 kişinin (= herkesin) oyu eşittir. Bu iki kişi, 49’luk kesime geçerse, iktidar değişir. Meseleye böyle bakarsak, demokrasilerin iktidarı bıçak sırtı bir iktidardır.

Esas konum bu değil, bana sorulan şu soru : Yazmayı neden bıraktın?!.

Yazmayı bırakma kararım da, 50+1 gibi bıçak sırtı bir karar. Bu karar için, bir-iki gerekçe de sunayım.

Eğitim düzeylerini bildiğim muhataplarım bile yazılarıma zerre katkı sunmadılar; ki bunlar : imamlar, öğretmenler, bürokratlar ve üniversite hocaları. Yaklaşık beş (5) yıldır, günde 3-4 yazı yazdım (toplamda 2765 yazı); bu yazılara hiç itiraz gelmedi desem yanlış bi şey söylemiş olmam. Ben de yanlış yapabilirim; her yazım (= fikrim) doğru olmayabilir; eleştiriye açıktım, ben de hatalarımı görmek isterdim; ama olmadı.

Eğitim düzeylerini bilmediğim muhayyel muhataplarımın da sessizliğini (= tepkisizliğini) de buna ilâve edince, bende “acaba boşa mı çaba harcıyorum”?! sorusu güçlendi.

49’a denk gelen, “her şeye rağmen yaz”!, diyen taraf, bende hâlâ canlı/dipdiri. Anlayacağınız benim bu yazmama kararımı da “iki (2) kişi”! belirledi. Bu “iki (2) kişi” yarın 49’luk tarafa geçerse, yeniden yazmaya başlarım. Yazılacak malzeme (konu, bilgi) tükenmez; yeter ki ilgi diri/canlı ve katkılar (eleştiriler) da samimî olsun.

Tekrar görüşmek (= buluşmak) üzere.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NEREYE?!.

İMSAK ve İFTAR

DİKKATLİ/DİKKATLE DİNLEMEK