ÇETE DÜZENİ

Dünyada çete düzeni hâkim.

Tüm dünyadaki vicdanlı (= insaflı) insanların, bu çete düzenine karşı, vicdanlı (= insaflı) insanları işbaşına getirmesi (= seçmesi); onların da aslâ bu çetelerle işbirliği yapmaması, dostluk ve müttefiklik ilişkisi kurmaması gerekiyor.

Tehlike büyük.

İsrail’i kim durdurabilir?!.

Müslümanlar.
Pekiî Müslümanlar, bu İsrail’i niye durduramıyor?!.
Etnisite (= Irkçılık) ve mezhepçilik (= Şiîlik, Sünnîlik, Vahhâbilik) birlik ve beraberliğin (= ümmet olmanın) önüne geçmiş durumda da ondan. İran, Ortadoğu’da 40-45 yıldır mezhepçi (ve ırkçı) bir politika izlemeseydi; bugün, Arapları, Kürtleri ve Türkleri yanında bulabilirdi. Umarım, “bu manzaradan” İran da Suudi Arabistan da Mısır da Türkiye de gereken dersleri alır. Aksi hâlde, İsrail’in (= ABD ve Batının) hedefinde, Suudi Arabistan, Mısır ve Türkiye de var. 

Metânet Savaşı

İran-İsrail savaşı, tam bir metânet savaşı.
Metânet : Dayanaklılık, sağlam duruş, metîn olma.
Bu savaş, karşılıklı olarak rejimlerin yıkımını (= devrilmesi) amaçlıyor; sağlam duran kazanacak. İran’ın kayıpları fazla olacak ama inşallah İran, bu savaşı kazanacak; çünkü “psikolojik üstünlük” İran’da.
Bu savaşı, fazla kayıp veren değil, “direnen” kazanacak. İsrail “kamuoyu” uzun süre direnemez.
Büyük kayıplarına rağmen İran, direnmez de masaya oturursa, bu savaşı masada kaybeder.

Devrim İhracatı

İran için, kırk yıldır devrim ihraç eden ülke “suçlaması” yapılır. Bu ihraç, şiîlik propagandası, dinin (= İslâm’ın) şiî yorumudur.
Ortadoğu’da kaç ülkede şiî var?!. Lübnan’da. Irak’ta. Suriye’de. Yemen’de. Bu şiîler, 40 yıl önce de vardı; tüm çabalarına rağmen İran, bunlara yeni şiîleri ilâve edemedi.
Pekiî İran’a neden tavır alındı?!.
İslâm dünyasında mezhepçiliği körüklemek ve canlı tutmak için.
(Böl-parçala-yönet. Bölüp-parçalayamazsan, yönetemezsin. Yönetimin altına girmezlerse de savaş ilan eder, vurursun.)

Şiîliğine rağmen İran, dünya (yönetim) sistemine (= kapitalist sisteme) “kafa tutan” tek ülke. Bu “kafa tutuş”, İran’ın “düşman” olarak görülmesi için yeterli. İran, “şiîlik” ile kendini İslâm dünyasından izole etmeseydi = İslâm dünyası da şiîliğe “dışlayıcı” bakmasaydı, dünya sistemi kendinde bu cesareti bulamazdı.
Kendimizin yaktığı ateşte yanıyoruz. Bölünmeseydik, bu ateş bizi bu kadar yakamazdı.
Sadece şiîler mi yanıyor?!. Hayır. Sünnîler de yanıyor. Sünnîlerin yanışı da vicdanî; sünnî ülkelerin neredeyse hepsi, dünya sisteminin ya ileri karakolu ya da taşeronu!.
...

Not : İsrail’i kim durdurabilir?!. notuma, “İslâmcı bildiğim mezhepçiler”! tepki gösterdi; “ırkçı bildiğim Müslümanlar” haklısın dedi. Bu da, “sûnî olarak oluşan mezhepçiliğin”, “doğal-fıtrî ırkçılıktan” daha tehlikeli olduğunu gösteriyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NEREYE?!.

İMSAK ve İFTAR

DİKKATLİ/DİKKATLE DİNLEMEK