İ'TİKÂF

Mâlâyânîden uzaklaşmak, ibâdetle meşgul olmak.

Her ân mesaj bombardımanına maruz kalan modern insanın başarabileceği bişey olmasa gerek i’tikâf; başarabilenlere “aşk olsun.”!.

İ’tikâfa girmek, şeytanî mesajlardan kaçıp Rabbin mesajlarını görebilmek içindir.

Dışarıda şeytanların mesajları, icatları, icraatları cirit atıyor.

Evde televizyonla, cep telefonu ile; sokakta her yerde, reklâm panoları ile; mağaza ve dükkanlarda cazip markaları ile...

Gündüzümüz işgal altında. 

Elimizde gece var. Gece bunların hiçbiri görünmüyor; herkes (her şey) uykuda. Uyanık kalan sizsiniz; şeytanî her şeyden uzaklaşmak, Rabbinizin işaretlerini = âyetlerini görmek isteyen birisiniz.

İ’tikâfa bu niyetle “girilir”; gece teheccüde bu amaçla kalkılır.

Evlerimiz ve ibâdethânelerimiz işgal altında değilse, i’tikâf ya evde ya da ibâdethânede yapılır; işgal altında ise “mağarada”. Lise yıllarımda Bursa-Çekirgede yer altında bir inzivâhâne görmüştüm. Şimdi, acaba diyorum, o yıllarda da dışarısı “güvenli” değil miydi de insanlar yerin altına giriyorlardı.

Bizler sadece bedenimizin tehlikede olduğu savaş durumunda “sığınaklara” giriyoruz; asıl tehlikede olan ruhumuz. 

Çoook sık “Eûzü-Besmele” çekmemiz gerekiyor.

Güçlü olsaydık, şeytanı/şeytanları kovardık ama maalesef güçsüzüz; onları (ve eserlerini) biyerden kovsak/kovabilsek başka biyerde karşımıza çıkıyorlar.

Sadece Rabbimiz bize güven veriyor. 

Gece ibâdeti (teheccüd) ve i’tikâf, bu tür bir güven arayışıdır.

Şeytanın, şeytanî düzenlerin hîleli mesaj, işaret ve ayetlerinden kaçıp, Rabbe, Rabbin Mesaj, İşaret ve Âyetlerine sığınmak için çabalamayanlar, sele kapılır, mahvolur, kaybolurlar.

Rabbimize hamd olsun ki bize bu tür güvenli kaçış yolları ve güvenli sığınaklar ihsan etmiş.

Bilene.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET