İNSAN-5

Daha önce insan kelimesinin ya üns/ünsiyet ya da nisy/nisyan kelimelerinden türediğini söyledim. Üns/ünsiyet, yakınlık; nisy/nisyan, unutkanlık demek.

İnsan, hem yakınlık kurar hem unutur.

Yakınlık, aynı zamanda Sıla-i Rahîm’dir. Sıla’nın (ﺻﻠﻪ صلى) mastarı/kökü (وصل), Vasala’nın fiil ve süreklilik hâli Salât’tır, Namazdır. (صلاة). Vasala, Yasılu, Vâsılun, Vâsıl olmak (ulaşmak) da aynı kök.

Üns (ﺍﻧﺲ), ünsiyet (ﺍﻧﺴﻴّﺖ), alışma, alışkanlık, yakınlık.

Yaklaşmadan yakınlık kurulmaz.

...

Nesiye/nisyan, nesî, (نسى) unutmak. Nesiyyün, unutkan. “...nesullahe feensâhüm enfüsehüm... onlar Allah’ı unuttular, Allah da onlara kendilerini (kendi nefislerini) unutturdu.” (59/Haşr, 19.)

...

Allah’ı unutmayanlar, er-geç “ateşi görür”, “ânestü nâren”. Ânese (آنس) de Elif, Nun ve Sin, ins/insan ile aynı harfler; anlamı, cana yakınlık, samimiyet, ünsiyet, dostluğu sürdürmek. Ânese, Kitâb’ta dört yerde geçer. (Tâ-hâ, 10. Neml, 7. Kasas, 29 iki kez.)

...

Unutan, yakınlık kuramaz; “o ateşi” göremez.

...

Kasas, 29’daki ilk ânes, Tûr’un sağ yanında/yakınındaki (min cânib-it Tûr) ateşe yakınlık; yakın olana yakınlık; ikinci ânes, ateşe yakınlık (innî ânestü nâren), “ateş basması”, “ateş olma”, “hidâyet bulma, hidâyete erme, Rabbin Sesini duyma.”, “Rabbe Yakın Olma.”!.

“Ve Mûsâ, belirlediğimiz vakit/te gelip de Rabb’i O’nunla konuşunca: ‘Bana görün de Sana bakayım!. (Bana Kendini göster!.)’ dedi. ‘Sen Beni göremezsin, fakat şu dağa bak, eğer o dağ yerinde durursa Sen de Beni göreceksin.’ buyurdu. Rabb’i dağa tecelli edince onu darmadağın etti ve Mûsâ baygın düştü. Kendine gelince: ‘Seni tenzih ederim. Tövbe ettim Sana (Ya Rabbi). Ben inanların ilkiyim.’ dedi.” (7/Â'raf, 143.)

“Len terânî” = Beni kesinlikle göremezsin. Bayılır, kendini kaybedersin. Ayılınca da, kimse inanmasa da “Ben inananların ilkiyim.” dersin.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET