DÜŞÜNCE!

Düşünce, düşünce, kâğıda (ya da söze) düşer; düşmeden önce hayatın içindedir ve canlıdır. Düşünür, yaşamadığı düşünceyi yazar ya da söylerse “fikir üretir”; yaşarsa çözüm üretir; yazılanı (ya da söyleneni) herkes okumaz (ya da duymaz) ama yaşananı herkes görür, bilir; yaşayan, herkese örnek olur.

Kitap, düşüncenin iki kapak arasına girmiş hâlidir. İlâhî Kitâb (Kur'ân), iki kapak arasına girmeden hayattı; âlemlerin Rabbinin yaşanan hayata müdahalesi, emir ve yasaklar ile hayatı düzenlemesi idi. Kitâb, iki kapak arasında, kağıtların üzerinde kaldığı sürece (iki kapağa ve kağıtlara bağlı olmaktan çıkarılmazsa) Mushaf’tır; Mushaf’ı okumak, Onu anlamak ve hayata aktarmak (hayat kılmak) için olmalıdır; ‘seslendirmek’ değil.

...

Düşünce, kitapta düşünürün düzenlediği şekilde durur; gündelik-yaşanan hayatta bu düşüncenin “karmakarışık” ya da “düzenli ve uyumlu” olması anlamaya ve yaşanan hayata bağlıdır. Düşünceyi karmakarışık kılan şirkken; düzenleyen imandır; düşüncenin bu düzenine düşüncenin uyumu anlamında tevhîdî düşünce diyoruz. Tevhîdî düşünce, düşüncenin hayatla, hayatın da düşünce ile uyumu/tutarlılığı demektir; bu, = âmenû ve amilus sâlihâti’dir. (Doğru düşünmek = Doğru yapmak, Doğru yapmak = Doğru düşünmek = Çelişkiye düşmemek.)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET