ŞAPKA

Adem ve Âdem’i ayıran şapkadan söz edeceğim. Adem, yokluk, fıkdan; Âdem, ilk insan, ilk Peygamber.

Âdem, geriye doğru gidersek, ademden (= yokluktan) yaratıldı. Âdem’in topraktan yaratılması, “ara aşama”; “ilk aşama” adem/yokluk. Âdem’in aslı (= bizim aslımız) yokluk. Toprak, bizim maddemiz; her birimiz, o toprağın farklı farklı şekillenmiş hâlleriyiz.

Varoluşçular (= egzistansiyalistler), insan, burada kendini var eder, derler. “Varlık, özden önce gelir.” sözü, özün (= esas varlığın) ortaya çıkarılmasını ifâde eder. Buradaki varlığımız, asıl/esas varlık değil, fenomenal varlık; esas (= nümenal) varlığımızı biz, kendimiz, amellerimizle (= yapıp-etmelerimizle) “yapıyoruz”!. = Burada yaptığımız amellerdir bizi ötede var kılacak olan.

Burada, herkesin “şapkası” aynı gibi görünse de; ötede, herkesin “şapkası” aynı olmayacak. Allah-u A’lem. 

Âkif aklıma geldi. “Kimi yamyam, kimi Hindu, kimi bilmem ne belâ...” kimi âlim, kimi ârif, kimi câhil, kimi de cühelâ...  olacak.

Kimi bozulacak, kimi de “olacak”!.

‘Şapkasız çıkmam abi’, diyenlere duyurulur. Şapkasız çıkarsak, (Güneş’te!) yanarız!.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

HADİS & SÜNNET

RECM