KENDİ-LİK
Kendi ne demek?!.
Kendini bilen, niye Rabbini bilir?!.
“İlim, ilim bilmektir. İlim, kendin bilmektir. Sen kendin bilmezsen, Ya nice okumaktır.” Yunus Emre.
Kendi kelimesinin etimolojisi hakkında çok şey söylenmiştir ama bunların hiçbiri dişe dokunur değildir; acizâne ben bu kelimenin kökünün Arapça kün (= ol!) kelimesinin bozulmuş hâli olduğunu söyleyeceğim. “Ol = Kün! dedi, oldu. (= fe yekûn.)”; kün, ken; du da, di oldu.
Arapçada kendi kelimesinin karşılığı nefstir. Bize miras kalan/bırakılan kültür, nefse biraz olumsuz (= kötü) anlam yükleyegelmiştir. Nefs, bütün kötülüklerin anası kabul edilmiştir.
Pekiî, öyleyse bütün iyiliklerin anası nedir, kimdir?!.
Nefis (nefs), insana verilmiş iyilik ve kötülük yapma potansiyeli olan güçtür. Bu güçle, ‘insanla, insan olmayan” (= müttaqi ile fâcir) belli olacaktır.
“ve nefsin ve mâ sevvâhé; fe elhemehé fücûrehé ve taqvâhé.” (91/7-8.)
“vezkür rabbeke fî nefsike... = Rabbini nefsinde yalvarıp-yakararak ve çekinerek, yüksek olmayan bir sesle, sabah akşam an (= vezkür = zikret, hatırla)!. Gafillerden (= umursamazlardan, aymazlardan) olma!.” (7/205.) ki, kendine gelesin, kendin olasın!. Rabbini zikretmez veya hatırlamazsan, Rabbinin kün! emriyle yaratıldığını da hatırlamazsın; O, kün emri ile kâinatı da yarattı. Kün (= كن), kâne ( = كان)’nin emir kipidir; kâne oldu; kâinat (= ﻛﺎﺋﻨﺎﺕ), olanlar, demektir.
Kendi de, bu kâinatta bir tür özel oluş, özel bulunuştur. Sadece her çocuk özel değil, her nefis (nefs, herkes, hatta herşey) de özeldir.
Kendin/i bilmek, kün! emrini ve o emri Veren’i = Yaratan’ı = Rabbi bilmektir.
Kendilik, kişiliktir, kimliktir.
Kendilik, kişinin kendi kendine yeten bir varlık olmadığını bilmesidir.
Kendilik, kişinin, kendini kendinin var etmediğini, Bir var Eden’inin (= varlığa getireninin) olduğunu bilmesidir.
Modern psikolojinin tüm kişilik (= kendilik) teorileri havadadır, dayanıksız/dayanaksızdır, temelsizdir; bu yüzden de güçsüzdür; kumdan kaleye, kâğıttan kuleye benzerler.
Kendilik, kendinde güç arama (vehmetme, farz etme ve fehmetme) değil; ki insana emanet olarak verilen bu güç, ona geçici bir süreliğine verilmiştir ve deneme amaçlıdır; esas gücün Kim’de olduğunu bilme ve O’na güvenmedir. (= inanmadır.)
Kendini bilen, Rabbini bilir; tamam da, kendini bilmenin yolu, Rabbi bilmekten geçer. Kişi, ne kadar çok (= fazla) Rabbini bilirse, o kadar çok kendi olur, kendini bilir, kendini bulur.
Yorumlar
Yorum Gönder