ÖLÜM DENEYİMİ!...

Kendimiz ölmeden, bibaşkasının ölümünden kendi ölüm deneyimimizi çıkarabilir miyiz?!. Çook zor ama yine de bir yakınımızın ölümü bize bunu kısmen sağlayabilir diye düşünüyorum.

Bir yakınımız ölünce, geride kalan bizler, onun ölümüne üzülüyoruz; biz ölünce de bizim ölümümüze yakınlarımız üzülecek, bu kesin. Önemli olan, bizim ne olduğumuz (= ne hâlleri yaşadığımız) ve geride bıraktıklarımızdaki hukukumuzun ne olacağı. Bu hukuk, elbet büyük mahkemeye kalacak, artık onu aslâ bir daha telâfi edemeyeceğiz. Musallâ taşındaki helâlleşme, bizi kurtarabilecek mi; belli değil; herkes bize hakkını helâl edecek mi; onu da bilmiyoruz.

Onun için ölmeden önce, kimseye borçlu gitmemeye gayret etmeliyiz. Ötedeki borç ödeme, bize çoook pahalıya mâl olabilir. “Paramız”! yetmezse, onun günahlarını yüklenebiliriz. Bu da bizim için büyüüük bir mahvoluş, büyüüük bir pişmanlık, yanış-kavruluş, telafisiz bir iflâs demektir. Bu yanış-kavruluş, bir yakınımız ölünce (veya biz ölünce), bizim (veya yakınlarımızın) yanış-kavruluşumuzun yanında solda sıfır kalır, kalacaktır; öyle “tahmin”! ediyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET