KUR'AN'IN TARİHSELLİĞİ ve EVRENSELLİĞİ

Tarihsel, düne (tarihe); evrensel, dün ve bugün dahil her güne aittir. Evrenselin içinde tarih de vardır, Kur'ân sadece tarihe ait = tarihsel değildir, her güne aittir, evrenseldir; O, dünü de değiştirmiştir, bugünü de değiştirir, yarını da; O, hakîmdir = “vel Kur'ân'il Hakîm” (36/2). Onun hâkimiyeti, Ona inananlar ve bugünü yaşayan insanlar eliyledir. Gün, Kur'ân’sız yaşanmışsa ziyan/zâyii olmuştur. Dün, o gün yaşayan insanlar için bugündü. Kur'ân, her güne (= bugüne) hitap eder. İnsan Sûresi 27. âyetteki ‘héülâi’ kelimesi (= işaret zamiri) bile bu durumu anlatmaya kâfîdir. ‘Héülâi’, işte onlar (= bak! Bak!, şunlar) demek. Kim onlar? Dün, (o gün yaşayan) Velid b. Muğîre, Ebû Cehil, Ebu Leheb gibi kişiler; bugün, ??? (Biz).

Neymiş onların, o kimselerin özelliği?!

“İşte onlar çarçabuk/çabucak geçen dünyayı (=acil olanı) seviyorlar; gelecek olan zor ve ağır günü = yevm-en sekîlâ’yı ihmal ediyor, önemsemiyor, ciddiye almıyor, öteliyorlar.” (76/27.)

Kur'ân’a sadece tarihsel bakarsak, artık böyle adamlar kalmadı, deriz; oysa her gün var ve olacaklar... elbet, Kur'ân’da sözü edilen bazı hususlar, bugün tarihte kaldı ama o gün tarih değildi. Zıhar (33/4 ve 58/2), Necvâ sadakası (58/12), içkinin, çok evliliğin, köleliğin (cariyeliğin) durumu ve neshe konu olan diğer hususlar... ama necvâ hariç, necvâ da ‘yorumlanabilir’!; bu gibi durumlar tekrar yaşandığında bu âyetlerin hükmü tekrar geri gelir. Kur'ân, dinamik, değişken ve bugün yaşanan hayatlara hitap eder; hayatları kendi ilkelerine uygun olarak dönüştürür, geriye taşımaz, hayata anakronik bakmaz; Onun çabası günü günden (bugünü dünden) daha iyi, daha mükemmel kılmaktır. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İHÂNET

KELİME/KELÂM & KAVL/SÖZ

HADİS & SÜNNET